Şirket CEO'muz Erhan Kaya anlatıyor:

Gizli bir zarf geldi. Tüm gariplikler böyle başladı.

Hayatım boyunca ilk defa üzerinde “Çok Gizli” yazan gizemli bir mektup aldım.

Zarfı açtığımda işler daha da enteresanlaştı.

Dakikalarca hayretler içinde baka kaldım.

Kim gönderdi, bilmiyorum.

İçindekileri herkese açık bir platformda paylaşıp paylaşmama konusunda çok kararsızım.

Dün eksik yazmışım. Aslında 3 tane zarf geldi.
*
İlk zarfı açtığımızda içinden eski parşömen kağıda yazılmış aşağıda sadece bir kısmını paylaşabildiğim bir mektup çıktı.
Mektubun arkasına da bal mumuyla deri kaplı siyah bir defter yapıştırılmış.
*
Mektupda defterin sihirli olduğu falan yazıyordu.
Aladdinin lambasından çıkan cin misali, 3 dileğinin gerçek olması için ne yapman gerektiğiyle ilgili talimatlar içeren bir mektup.
*
Şakadır heralde dedik ve ciddiye almadık.
*
Ertesi gün ofise geldiğimizde kapının önüne 12 koli yığılmış.
İçini açtık dün bana gelen defterlerden var.
*
Kolilerin üzerinde de yine çok gizli damgalı başka bir zarf.
Bina güvenliğine soruyoruz, giren çıkan olmamış.
Kameralara baktırıyoruz, gece kameralar 2 saat arıza yapmış kayıt almamış.
Yani kolileri kim bıraktı, ne zaman bıraktı kimse birşey bilmiyor. Hayret !
*
İkinci zarfı açtık. İçinden bir adet isim listesi ve bir adet mektup çıktı.

Konu tamamen turizm sektörüyle ilgili. İsim listesinde yer alanlarda sektör paydaşları.
*
Mektubun başlığı: Kutsal Görev.
*
Gerçekten şaka gibi hafiften ürpermeye de başladık.

Hele mektupta yapmamızı istediği şey…

“Dün bana gelen ikinci “Gizli Zarf”ın içindeki “Kutsal Görev”den bahsetmiştim.

Bugün de hem kutsal görevi hem de hikayenin geri kalanını paylaşacağım

** 

Zarftan yüzlerce kişinin isim listesi, siyah deri kaplı bir defter ve eski bir mektup çıktı.

Listede ismi yazanlar, önemli otellerin yöneticileri veya yatırımcıları.

Defterin sihirli olduğu yazıyor.

Mektupta da sihirli defterin sihrinin nasıl ortaya çıkacağı ile ilgili talimatlar var. 

** 

Eğer biri şaka yapıyorsa da şaka *şek şakasına dönmeye başlamıştı.

Hafiften gerildim.

Arkadaşlara dedim ki, alın bu kolilerin hepsini çöpe atın.

Uzaktaki çöp konteynırlarına attılar.

 **

Ertesi gün Hindistan’la sabahtan toplantım vardı.

Ofise erken geldim.

Giriş koridoru sabahları biraz loş olur, önünüzü çok seçemezsiniz.

Yaklaştıkça gözlerime inanamadım.

Dün, attığımız kolilerin hepsi aynı şekilde kapının önünde duruyor.

Ve başka bir mektup!

 ** 

Çıldırmamak içten bile değil.

Toplantıyı falan unuttum.

Hemen zarfı elime aldım.

Yırtar gibi açmaya başladım.

Bu sefer sadece bir tane mektup çıktı.

**

Mektubun başlığı: Anadolu Perileri

** 

Erhan, ey kadim toprakların evladı,

Bizler Anadolu'nun manevi gücü, Anadolu perileriyiz.

Yüzyıllar boyunca bu toprakları koruduk, büyüttük, yeşerttik.

Senin de içinde bulunduğun turizm sektörü, bu topraklarda kök salmış bir ağaç gibi.

Ancak dalları kurumakta, yaprakları solmakta.

Dijital çağın rüzgarlarına karşı koymakta zorlanmaktasınız.

Ey Erhan, bu kutsal görev için seçildin sen!

Artık sesimize kulak ver, bizi ciddiye al.

Sana gönderdiğimiz sihirli defterleri ve mektupları,

Listedeki isimlere ulaştır,

Bizler Anadolunun Perileriyiz, gözle göremesen de,

Kanatlarımızın sihri bu topraklarda hep var olacak.

Unutma, Erhan, bu bir lütuf, bir armağan.

Geleceğe ışık tutmak için bir şans.

Bu kutsal görevi yerine getir,

Ve bu topraklardaki turizm yeniden canlansın,

Yeşersin, büyüsün, göklere yükselsin.

 ** 

Konu öyle bir noktaya geldi ki, inandık!

Ekibe dedim ki, işi gücü bırakın.

Sihirli defterleri turizm sektörüne ulaştıracağız!

Oturduk çalışmalara başladık. Hazırlıyoruz.

** 

Sevgili otelci dostlarım.

Bu kutsal görevde bana yardımcı olun!

Çok yakında bizden çok gizli bir zarf alacaksınız.

İçinde sihirli bir defter ve mektup var.

Konuyu ciddiye alın.

Talimatları uygulayın.

Sihir ortaya çıksın…